Sevgiler arkadaşlar, güzel bir çarşamba gününde sizleri kocaman bir gülümsemeyle selamlıyorum. Nasılsınız ,umarım yaşamınızı sürdürdüğünüz yerlerde çokk mutlusunuzdur .Ben iyiyim ,mutluyum , günlük hayatıma olduğu gibi devam ediyorum .İzleme fırsatınız oldumu bilmiyorum akşam TRT Haber kanalında Şeb-i Aruz törenleri vardı ( http://trthaber.tv/yayindetay/3651) çok güzel bir manevi ortam yakalamışlar,sema gösterileri ,Mevlana'nın sözlerinden seçmeler program kısa sürdü ama gerçekten etkileyici olmuş ,harika hissettiriyor .Programı izlerken orada canlı canlı bulunmayı o manevi atmosferi orada o insanlarla beraber hissetmeyi çok istedim ama gel gelelim bu senede Konya'ya gidemedik :(
Tv kapattıktan sonra uzun uzun düşündüm Mevlana'yı onun mürşidi olan Şems-i Tebrizi Hz.'lerini karşılaşmaları aklıma geldi mevlana o zamanın en bilinen alimlerinden biri olarak bir dere kenarında kitaplarını incelemekteyken bir manevi işaretle oraya gelen Şems onu orada öylece kitaplarına dalmış halde bulur,ona bir soru sorar "islam Nedir?"Mevlana birçok alimin ve din uleması kitap yazarlarının görüşlerini bildiğinden başlar saymaya "Şu bilgine göre şu,bu bilgine göre bu"diye sürer gider işte tam bu sırada Şems o soruyu sorar"Ey Mevlana peki Allah'a göre islam nedir?"Bunun üzerine mevlana bocalar ,bütün her şeyi bilen Mevlana bu soru karşısında susar ,bunun üzerine Şems Mevlana'nın kitabını suya atar Mevlana iyice bocalar ve"Ne yapıyorsun ,kitaplarım benim herşeyimdir der "ve orada Şems- o mübarek Allah dostu- bir keramet gösterir , kitabı sudan alarak üzerine üfler mevlana kitaptan tozların uçtuğunu görünce hemen oracıkta Allah'a ulaşmayı dileyerek Şems Hz.'lerine tabii olur ondan sonrada aralarında o mükemmel AŞK başlar mevlana Şems'i buluşunu,'DOĞUŞU' olarak tanımlar ve şemsin daha sonra kayboluşu onu derinden yaralar ,Mevlana büyük Allah dostlarından birisi olarak "ölmeden evvel Allaha ulaşmayı dilemiş"ve gece gündüz durmaksızın rabbini zikrederek gönül dünyasını rabbiyle doldurmuştur .Hayatı boyunca rabbini ismiyle anan(müzemmil-8) bu mübarek zat ölümünü de "ölüm günüm ,düğün günümdür" diyerek o günün sevgiliye kavuşulacak gün olduğunu ve ölümünden sonra da kimsenin üzülmemesini tembihleyerek dünya alemini terketmiştir .İşte öldüğü günden buyana "O" gün neşe ve sevinç içinde kutlanır dünyanın dört bir yanından insanlar akın akın Konya'ya gelip bu güzel manevi atmosferi solur.
İşte evrensel mevlana ve evrensel sırrı "ALLAH'A ULAŞMAYI DİLEMEK"Bizlerde dünya hayatını yaşıyorken o Allah dostları gibi Allahın dostu olmayı Yunus gibi Mevlana gibi olmayı dilemeliyiz ,ve unutmamalıyız ki Allah bizleri sadece mutlu olalım diye yaratmıştır .Bunu da sadece bir şarta bağlamıştır .Bu mevlana'nın ,Yunus'un ve şimdiye kadar gelip geçmiş bütün Allah dostlarının ortak sırrıdır Allah'a Ulaşmayı Dilemek .İşte bu sır bütün müslümanların üzerine farz kılınmış Kuran da tam 12 yerde de bu açıkça belirtilmiştir .
Kaydol:
Kayıt Yorumları
(
Atom
)
ADSENSE
0 yorum :
Yorum Gönder